ÇOCUK ENDOKRİNOLOJİSİ VE DİYABET DERNEĞİ

Büyüme Geriliği

Büyüme Geriliği Nedir?

Büyüme geriliği çocuğun kendi cinsinden yaşıtlarına göre daha yavaş büyümesi ve/veya boyunun büyüme eğrisi üzerinde ortalamadan 2 standart sapma daha düşük bulunmasıdır. Başka bir deyişle boyun büyüme eğrisi üzerinde 3 persentilin altında olması büyüme geriliği olarak tanımlanır. Buna göre aynı yaş ve cinsteki  100 çocuktan en kısa boylu olan üç çocuk toplumun geri kalanına kıyasla büyüme geriliğine sahiptir.  

Nasıl Teşhis Edilir?

Çocuğunuzun normal sağlık kontrolleri sırasında boy ve ağırlığının ölçülerek kaydedilmesi gerekir. Bu izlem toplum normallerine göre belirlenmiş standart grafikler üzerinde yapılmalıdır. Çocuğun büyümesi bu grafikler üzerinde izlenirken büyüme hızının normal olmasına ve anne-babanın boylarına göre beklenen genetik potansiyeline (hedef boy) uygun olmasına dikkat edilir. İzlem sırasında boy uzunluğunun yukarıda belirtilen standartların altına düşmesi halinde büyüme geriliği teşhisi konur. Büyüme geriliğinin nedeni ise çok çeşitli faktörlere bağlı olabilir ve çocuğun muayene bulgularına göre araştırılmalıdır.

Kimlerde Görülür?

Büyüme geriliği görülen çocukta öncelikle normal-kısa bir çocuk mu olduğu yoksa , büyüme geriliğine neden olan başka bir sorun mu bulunduğu konusuna açıklık getirilmelidir. Normal-kısa grupta iki durum söz konusudur:

  1. Konstitusyonel (yapısal) büyüme geriliği: Bu çocuklar buluğ çağına geç girerler, fakat buluğ ile birlikte hızla uzayarak normal erişkin boyunu yakalarlar. Bu şekilde geç boy atma hikayesi  genellikle anne ve/veya babada da vardır.
  2. Genetik boy kısalığı: Bu çocuklar normal zamanında buluğ çağına girerler ve fakat erişkin boyları kısa kalır.

Diğer ana gruptaki çocuklarda ise beslenme ile ilgili sorunlar, sistemik bir hastalık veya hormon eksiklikleri söz konusu olabilir.   

Beslenme yetersizliği dünyada ve ülkemizde en sık görülen büyüme geriliği nedenidir. Bu durum tüketilen enerji ve/veya protein yetersizliğine bağlı olabileceği gibi bazı besin öğelerinin (demir, çinko gibi) eksikliği sonucu da görülebilir. Bazen besinlerin barsaklardan emilmesini bozan hastalıklar da sorumlu olabilir.

Çocuklarda görülen hemen hemen bütün doğuştan veya kronik hastalıklar büyüme geriliği yapabilir. Örneğin ; kromozom hastalıkları (Turner sendromu, Down sendromu), düşük doğum ağırlığı, kemik hastalıkları, metabolik hastalıklar, kronik böbrek, karaciğer, kalp, akciğer hastalıkları, iyi kontrol edilmeyen diyabet, kronik enfeksiyonlar, uzun süreli ilaç kullanımı (özellikle kortizon tedavisi) sayılabilir.

Tiroid hormonlarının ve büyüme hormonunun doğuştan ya da edinsel eksikliği de büyüme geriliği ile kendini gösterebilir.

Büyüme hormonu eksikliği klasik olarak belirgin büyüme geriliği, büyüme hızında yavaşlama, kemik yaşında gerilik ve boy kısalığını açıklayacak başka bir neden yokken büyüme hormonu uyarı testleri ile büyüme hormonu salgılanmasının yetersiz olduğunun gösterilmesi ile teşhis edilir. Genetik kusurlar, yapısal veya doğuştan  ve edinsel  hipotalamus ve hipofiz hastalıkları nedenler arasında sayılabilir. Kanser tedavisi için kullanılan radyoterapi ve kemoterapi ile travmatik beyin hasarı hipofiz bezinin zarar görmesine yol açmaktadır. Kanser  hastalıklarında yaşam süresinin uzaması bu grubun sıklığını da artırmaktadır. Bununla beraber büyüme hormonu eksikliği olgularının büyük bir kısmının nedeni belli değildir. Büyüme hormonu eksikliğinin toplumdaki sıklığı 1:4,000 ile 1:60,000 arasında verilmektedir. Bu rakamların net olarak saptanamamasının bir nedeni de büyüme hormonu eksikliğinin genellikle tam değil, kısmi olmasıdır.

Genetik Bir Miras mıdır?

Çocuğun genetik potansiyeli, takip ettiği büyüme çizgisi ile karşılaştırılmalıdır. Büyüme hızında genetik potansiyelinden uzaklaşma erken uyarı olarak değerlendirilmelidir. Aşağıdaki formül, genetik potansiyel ile ilgili bir tahminde bulunmamızı sağlayabilir. 

  • Erkek çocuk için: (Anne boyu + baba boyu +13) ÷ 2
  • Kız ocuk için: (Anne boyu + baba boyu - 13) ÷ 2

Bu yöntemle hesaplanan hedef boy büyüme eğrisi üzerinde 18 yaş için işaretlenir. Bu nokta çocuğun izlediği büyüme kanalının ulaşacağı nihai boy ile karşılaştırılır. Eğer bu iki nokta arasındaki fark 5 cm'den küçükse, çocuğun büyümesi genetik potansiyeline uygundur. Eğer fark 5 cm'den büyükse, büyüme geriliğinin başka bir nedeni olabileceği düşünülmelidir. Nihai boyun öngörülmesi için kullanılan bir diğer yöntem kemik yaşının belirlenmesine dayanır. Bu yöntemde sol el ve el bileği grafisi ile saptanan kemik yaşına göre çocuğun erişkin boyunun yüzde kaçına sahip olduğu ve dolayısıyla ulaşacağı son boyu tahmin edilebilir. Bu yöntem normal büyüme hızına sahip olan çocuklar için geçerlidir ve büyüme hızı normal değilse yanıltıcı sonuçlar verebilir.     

Büyüme Geriliği Tedavisi Anne Karnında mı Başlar?

Aslında sorunun önlenmesi genellikle tedavi edilmesinden daha kolaydır. Birçok sağlık sorununda olduğu gibi büyüme geriliği de anne karnında başlayabilir. 'İntrauterin' büyüme geriliği denen bu durum bebeğe, anneye ve ikisi arasındaki iletişimi sağlayan plasentaya bağlı olabilir. Annenin şeker hastalığından bebeğin kromozom kusurlarına kadar birçok sorun bebekte büyüme geriliğine neden olabilir.

Anne Karnındayken Bu Anlaşılır mı? Nasıl Testler Uygulanır?

Gebelik dönemi bebeğin bütün yaşamını etkileyebilecek sorunlara zemin hazırlayabilir. Bu nedenle annenin ve bebeğin sağlığının çok iyi izlenmesi gerekir. Bebeğin gebelik haftasına göre ulaşması gereken vücut ölçüleri doğum hekimi tarafından ultrasonografi yardımıyla değerlendirilmelidir. Ayrıca annenin kanında yapılacak hormonal değerlendirme (üçlü test gibi) ile birçok sorunla birlikte büyüme geriliğine de neden olabilecek kromozom kusurları (Down sendromu gibi) saptanabilir. Annenin kan basıncı, kanındaki demir düzeyi ve tiroid hormonları bebeğin sağlığı için çok önemlidir.  

Annenin Bebeğin Gelişimi İçin Beslenmesi Nasıl Olmalıdır?

Annenin gebelik boyunca sağlıklı ve dengeli bir beslenme planlamasına ihtiyacı vardır. Toplam enerji gereksiniminin karbohidrat, yağ ve protein grubundan alınması gerekirken diyetin yeterli vitamin ve mineral içermesi sağlanmalıdır. Annenin tartı alımı doğum hekimi tarafından izlenmeli ve gerekirse diyet uzmanının yardımıyla kontrol altında tutulmalıdır. 

Doğum Sonrası Büyüme Geriliği Nasıl Anlaşılır?

Zamanında doğan bir bebeğin ağırlığı 2500-4000 gram ve boyu 50 + 2 cm' dir. Hayatın en hızlı büyüme dönemi ilk yıldır ve bebek doğumdan bir yaşına kadar boyunu yaklaşık %50 artırarak (+25 cm) 1 yaşında 75 cm' ye ulaşır. Bundan sonra,

2. yılda

12.5 cm

3. yılda

10.0 cm

4. yılda

7.5 cm

Sonraki yıllarda

5.0 cm büyür.

Ergenlik döneminde ise, senelik büyüme hızı kızlarda 8-10 cm, erkeklerde 10-12 cm' ye çıkar. Belirtilen hızlardan daha yavaş büyüyen çocuklar büyüme eğrisi üzerinde beklenen standartların altında kalır ve büyüme geriliği teşhisi konur. Büyümenin izlenmesi mutlaka ağırlık ölçümleri de dikkate alınarak yapılmalıdır. Büyümenin normal hızda devam edebilmesi için ilk koşul ağırlık artışının da normal olmasıdır. Normal bir bebek doğum ağırlığını 5. ayda 2 katına, 1 yaşında 3 katına çıkarır. Bundan sonra yılda yaklaşık 2 kg kazanır. Eğer çocuğunuzun daha önce izlediği çizgiden bir sapma olursa nedeni araştırılmalıdır.

Büyüme dinamik bir süreçtir ve anne rahminden başlayıp ergenlikte epifiz hatlarının kapanması ile sona erer.  Normal büyüme, yaşa göre uygun standartlarda ve çocuğun genetik potansiyeline uygun büyüme olarak tanımlanabilir. Büyüme her zaman aynı çizgide olmayıp bazen yavaşlama ve hızlanma dönemleri ile merdiven tarzında olabilir. Bu nedenle büyüme hızının değerlendirilmesi için en az 6 aylık süre gerekir. En hızlı büyüme ilkbahar ve yaz aylarında görülür. Ayrıca ağırlığın izlemi de boyun izlemi kadar önemlidir. Ağırlıktaki değişiklikler boydaki değişikliklerden önce görülebilir ve beslenme yetersizliğine bağlı büyüme geriliğinin habercisi olabilir. Boy ve ağırlıktaki zaman içindeki değişimin izlenmesi sağlıklı yorum yapılabilmesi için çok önemlidir. Büyüme eğrisi üzerinde nerede olduğunuzdan çok oraya nasıl geldiğiniz önemlidir. Yukarıdaki standartlardan sapma olması veya çocuğun boyunun toplum ortalamasından 2 standart sapma düşük bulunması (en kısa %3) büyüme geriliği açısından tetkik edilmesini gerektirir.  

Tedavisi Nedir? Ne Kadar Sürer?

Büyüme geriliğinin tedavisi nedene yöneliktir. Büyüme geriliğinin nedeni kronik bir hastalıksa, tedavisi de bu hastalığın kontrol altına alınmasına bağlıdır. Olayın nedeni herhangi bir besin öğesi veya hormon eksikliği ise, eksik olan madde yerine konmalıdır. Büyüme hormonu eksikliğinin tedavisi en iyi sonuç veren tedavilerden biridir. Sentetik büyüme hormonu haftanın 6 veya 7 günü cilt altına yapılan bir enjeksiyonla çocuğa verilmelidir. Her bireye büyüme potansiyelinin tamamına ulaşana kadar tedaviye devam etme hakkı verilmelidir. Tedaviye son verme kararı çocuğun ve ailenin tatminkar bir erişkin boyuna ulaştıklarını düşünmeleri ile verilebilir. Tıbben belirleyici olan ölçüt ise kemiklerde büyümeye izin veren boşlukların (epifiz hatları) kapanmasıdır. Bunun saptanması için hastanın sol el bileğinin filmi çekilerek kemik yaşı belirlenir. Senelik büyüme hızının 2 cm' nin altına düşmesi de nihai erişkin boyuna ulaşıldığını gösterir. Büyüme hatları kapandıktan sonra tedaviye devam edilmesi doğru değildir; çünkü boy büyümediği halde ellerde ve çenede büyüme nedeniyle orantısızlık görülebilir.   

Bu Arada Ebeveynlere Psikolojik ya da Medikal Bir Destek Gerekir mi?

Hayır. Büyüme hormonu tedavisi ebeveynler tarafından rahatlıkla uygulanabilir ve ebeveynlerin soruları ve kaygıları Çocuk Endokrinoloji Uzmanı tarafından yanıtlanmalıdır. Bunun dışında psikolojik veya medikal destek gerekmez. 

Tedavi Aşamalarında Çocuklar İçin Özel Bir Eğitim Gerekir mi?

Tedavinin başlangıcında ebeveynlere ve büyük çocuklara büyüme hormonu tedavisinin uygulanması ile ilgili eğitim verilir. Tedavinin devamı sırasında başka bir özel eğitime gerek yoktur.

Büyüme Geriliği Aşamasında ya da Tedavisinde Yan Etkiler Var mıdır?

Boy kısalığının toplumsal önyargılar nedeniyle yol açtığı psikososyal sonuçlar kişinin normal gelişmesini etkileyebilir. Büyüme geriliği çocuğun ebeveynleri ve arkadaşlarının tutumlarında değişikliğe neden olabilir ve adaptasyon bozukluklarına yol açabilir. Bugün kullanılan büyüme hormonu tamamen sentetik yolla elde edilir ve vücudumuzda salgılanan hormonla aynı yapıya sahiptir. Herhangi bir hayvandan elde edilmesi söz konusu değildir. Bu nedenle önemli bir yan etki beklenmez. Ancak tedavi sırasında tiroid bezinde baskılanma ve geçici kan şekeri yükselmeleri olabilir. Kalıcı tiroid hastalığı veya diyabet bildirilmemiştir. Bu yan etkiler muayene ve laboratuar tetkikleri ile çok kolay teşhis ve tedavi edilebilirler.

Büyüme Hormonu Nasıl Alınır? Uygulaması Zor mudur?

Büyüme hormonu eksikliği sentetik büyüme hormonu ile tedavi edilir. Bu ilaç DNA tekniği ile elde edilir ve vücudumuzda yapılan büyüme hormonu ile aynı yapıya sahiptir. Herhangi bir hayvansal ürün içermez. Tedavinin çok pahalı olması nedeniyle sosyal güvence kurumları reçete ile birlikte ilacın uzun süre kullanılması gerektiğine dair rapor istemektedir. Çocuk endokrin uzmanları tarafından düzenlenmesi gereken ve mevcut mevzuata göre altı ayda bir yenilenmesi gereken bu raporda teşhis için gerekli test sonuçları ayrıntılı olarak yazılmalı, takip raporlarında da tedaviye cevap alındığı kanıtlanmalıdır.

Tedavi haftada 6 veya 7 gün, günde bir kez ilacın küçük bir iğne ile cilt altına verilmesi yoluyla yapılır. Enjeksiyon kollar, bacaklar, kalça ve karın cildine enjeksiyon yeri sistemli olarak değiştirilerek uygulanır. Bu işlem için aileye eğitim verilmekte ve tedaviyi aileler evde uygulamaktadır. Büyük çocuklar dilerlerse enjeksiyonu kendi kendilerine yapabilmektedir. Hastanın üç ayda bir çocuk endokrin uzmanı tarafından muayene edilmesi ve gerek duyulursa tedavinin etkinliği ve ilacın yan etkisi ile ilgili tetkikler yapılması gerekir.  

Bu Tedavi Çocukları Eğitimlerinden Alıkoyar mı?

Hayır. Tedavi günde bir kez ve akşam yapılmasını önerdiğimiz enjeksiyondan ibarettir ve çocuğun günlük aktivitesini ve eğitimini hiçbir şekilde etkilemez.

Çocuklarda Tedavi Sırasında Psikolojik Sıkıntılar Olur mu?

Böyle bir sıkıntı beklenmez. Aksine büyüme hormonu tedavisi sırasında çocuğun kendini daha iyi hissettiği, yaşam kalitesinin arttığı ve zihinsel faaliyetlerinde de iyileşme olduğu bildirilmektedir.

Bu Tedaviyi Destekleyici Aktiviteler Önerilir mi? Spor Gibi...

Zıplamak suretiyle uzun kemikler üzerinde mekanik bası uygulanmasının büyümeyi hızlandırmak için en uygun spor olduğu kanıtlanmıştır. Bu nedenle büyüme geriliği olan bütün çocuklarda zıplama gerektiren sporlar yapılması önerilir.

Tedavi Sonrası Nelere Dikkat Etmek Gerekir? Gerileme Söz Konusu Olabilir mi?

Eğer çocukta büyüme hormonu eksikse tedavi son derecede başarılıdır. Bu durumda çocuğun tedaviden önceki büyüme hızının birkaç kat artması beklenir. Tedavinin başarısı, erken başlanması, anne-babanın boyu ve hormon eksikliğinin derecesi ile ilişkilidir. Büyüme hormonu eksikliği yoksa , hormon tedavisi ile genetik potansiyeli değiştirmek mümkün değildir.

Büyüme tamamlandıktan ve tedavi kesildikten bir süre sonra büyüme hormonu testleri tekrarlanmalıdır. Hipofiz bezinin zedelendiği  travma veya hastalıklarda tedaviye daha düşük dozda ömür boyu devam edilmelidir. Erişkin hayatta, daha az miktarda da olsa büyüme hormonuna ihtiyaç vardır; çünkü büyüme hormonunun protein, şeker ve yağ metabolizması üzerinde olumlu etkileri vardır. Hastanın çocuk doktorundan erişkin doktoruna devredildiği geçiş döneminde bu durum hatırlanmalı ve tedaviye erişkin yaşamda devam edilmesinin gerekip gerekmediği belirlenmelidir.

Bu Tedavi Nerede Yaptırılabilir ve Masrafları Devlet Kapsamında mıdır?

Büyüme hormonu eksikliğinin tanı ve tedavisi Çocuk Endokrinoloji Uzmanı tarafından yürütülmelidir. Teşhis konması için yukarıda belirtilen kriterlere göre düzenlenecek rapor ile ilaç bedeli sosyal güvence kurumları tarafından katkı payı alınmaksızın karşılanmaktadır.



** Web sitemizde yer alan yazılar bilgilendirme amaçlı olup; hekim tavsiyesi olarak algılanmamalıdır.